Filler gibi toza bulandım yürürken taşlı topraklı yollarda.
Geçerken saharalardan çölün ortasında,
yeşerip meyve veren karpuzu görünce şükretmenin yetersiz olduğunu anladım.
Geçerken suyu çekilip balçık olmus camurlardan,
bir kaşık suda hayata tutunmaya çabalayan lavraları gördüm.
O zaman anladım binlerce canlının doğmakta olduğunu bu bataktan.
Oturdum bir tepeye uzun uzun baktım giden güneşin ardindan.
Anladımki ölümle dost olan yanlız ben değilim.