Yüce Rabbim bana verdiği herşeyi geri aldi. Buna dünya nimetleride dahil. Daha ne olabilir diye düşünüyordum ki yüzümdeki kaslar atmaya başladı. Önce dudaklarımdan başladı. Dudaklarım inceldi, üst dudağım biraz çekti ve ağzım kapanmıyor artik.
Sonra burnum başladı atmaya. Ardından damağım yükseldi cami kubbesi gibi oldu, artık tükürüğümü bile yutamıyorum. Sonra yanaklarımdaki kaslar attı, dilim ve damağım kupkuru ama yanaklarımdan akan tükürüğü durduracak hiç bir şey yok. Sinan kağıtla boğazımı siliyor. Sonra boğazım kuruyor ve ağrıyor. Yapacak bir şey yok ikimiz içinde çok zor.
Menepoz başladı, çok sıkıntım oluyor. Beslenmek bir işkence, saatlerce mide bulantısı çekiyorum. Ağzımdakı kağıttan kurtulamayacağım ölene kadar. Bu nasıl bir duygu kimse bilemez.
Bu kas atmalarının sonucunda ağzımda yamuldu. Ben benden çok usandım yorulum. Hani kul sıkılmayınca Hızır gelmez diyorlar ya, bize gelmedi. Omu yalan, bizmi yalanız bilemedim.
Ne diyeyim, Allah daha beterinden korusun.
ben bu yazıları okurken birden bahçedeki gül dalını avuçlamak geldi içimden…